Zihnimizi yönetmek mümkün mü?

Zihnimizi yönetmek mümkün mü?

Hemen belirteyim: Evet!
Dilbilimci Prof. John Grinder ile Psikolog Dr. Richard Bandler tarafından yetmişli yılların sonlarında, Amerika da geliştirilen NLP (Neuro Linguistic Programming / Sinir Dili Programlama) metodu sayesinde bu mümkün.
John Grinder ve Richard Bandler, araştırmalarına modern hipnoterapinin babası kabul edilen H.Milton Erickson, aile terapisinin annesi kabul edilen Virginia Satir ve Gestalt Terapisinin kurucusu olan Fritz Perls gibi dünyaca ünlü kişileri mercek altına alarak başlarlar. İkili, “Bu insanlar nasıl bu kadar başarılı sonuçlar elde edebiliyorlar?” sorusu üzerinde durarak, fark ortaya çıkaran önemli etkenleri bir araya getirip sadeleştirdikten sonra, başkalarına da öğretebilmek amacıyla bir model haline getirirler.

NLP: BEYNİMİZİ KULLANMA KLAVUZU

Beynimiz, her biri bin sayfalık, 10 milyon kitap alabilecek bir makinadır. İşte NLP, bize bu makinayı nasıl daha efektif kullanabileceğimizi öğretiyor. Peki bunun için neler mümkün? İşte bazı ipuçları.

Öncelikle NLP tekniklerinden verim alabilmek için buna saf bir şekilde inanmamız lazım. İnsanlar genellikle istediklerinden çok istemediklerine yoğunlaşabiliyor. Halbuki istediklerimize yoğunlaşmak ve eyleme geçmek gerekir. Tohumu ekip suladıktan sonra onun filizleneceğine inanıp beklemek lazım. (Tevekkül / bırakabilmek)

HEDEFE ULAŞTIĞIMIZI NASIL ANLARIZ?

Hedefe ulaştığımızı ya da emin adımlarla ilerlediğimizi nasıl anlarız? Duygusal Keskinlik ile. (Görmek, İşitmek, hissetmek). Tek bir zaman dilimi vardır, o da içinde bulunduğumuz şu an’dır. Çocuklarda sol beyin gelişmediği için muhakeme yeteneği yoktur. Kelimelerin sadece kökünü duyar. YAP-MA’yı yap, VUR-MA’yı vur olarak algılar ve yapar. Anne babasının gözünün içine bakar. Takdir bekler. Aile de çocuğun bunu inadına yaptığını düşünür ve ‘bu çocuk ne kadar inat’ derler.

KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANET

Bir şeyi başaramayacağımıza inandığımız ve bunu dillendirdiğimiz sürece o işi gerçekten başaramayız. Buna korktuğum başıma geldi ya da kendini gerçekleştiren kehanet denir. Bu kalemi unutmayacağım değil, “Yanıma almayı seçiyorum”, “Yanıma alacağım” demek gerekir. Zira bir şeyi “Unutmayacağım” dedikçe unuturuz. Benzer şekilde, “Sigarayı bırakacağım” yerine – “Ciğerlerimi temizlemeyi seçiyorum” – “Zayıflamak istiyorum” yerine – “İdeal / fit kiloma ulaşmak istiyorum” – “Keşke” yerine – “İyi ki” kalıplarını kullanmalıyız.

İNSAN 3 NEDENDEN HAYIR DİYEMEZ

Kırmamak için, dışlanmamak için ve mükemmeliyetçilikten. Halbuki “Hayır” diyebilmek kendimize saygı ve özgüven demektir. Olumsuz kelimeleri olumlularıyla değiştirin. (Engel yerine destek). Her zaman mutlaka bir yol vardır.

BİLİNÇALTININ EN AÇIK OLDUĞU AN: ALFA SEVİYESİ

Uykuya dalmadan önce ve sabah ilk uyandığımızdaki anlarda Alfa Frekansında oluruz. Bu anlarda güzel hayaller kurarak isteklerimize yoğunlaşmalıyız. Ne görmek, duymak, hissetmek istiyorsak tüm bunları zihnimizde imajine etmeliyiz. Bunu en az 21 gün yapabiliriz. İdeali 1,5 aydır. Bilinçaltımız neden ve niye kelimelerini anlamaz. Bunlar yargı içeren sözcüklerdir. Bilinçaltımızın en sevdiği kelime ise “NASIL?”dır. Örneğin: “Ben nasıl daha iyi bir x olabilirim.

Yazıyı Paylaş

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp